ÖZ
Kamu diplomasisi kavramı, Soğuk Savaş yıllarında ortaya atılmış, Soğuk Savaş'ın bitmesinin ardından ve özellikle 2000'li yıllarda uluslararası ilişkilerin önemli kavramları arasına girmiştir. 21. yüzyılda iletişim teknolojilerinin gelişimiyle de kavram giderek popüler hale gelmiştir. Uluslararası ilişkilerde devlet dışı aktörlerin ve sivil toplumun öneminin artmasıyla kamu diplomasisi faaliyetleri önem kazanmıştır.
SSCB'nin dağılmasının ardından, Orta Asya'da kurulan beş devlet küresel siyasette önemini arttırmış; böylelikle Orta Asya hem bölgesel hem küresel bir rekabet alanına dönüşmüştür. Sovyetler dağılmadan önce bölgeyle ilişkilerini geliştirmeye başlayan Türkiye, bağımsız devletlerin ortaya çıkmasıyla Orta Asya'ya yönelik yoğun diplomatik temaslar yürütmüştür. Rusya'nın ise Soğuk Savaş'ın bitimini takip eden ilk yıllarda bölgeye yönelik ilgisi alt düzeydedir fakat daha sonra bölgeye yönelik ilgisini arttırarak dış politikasını şekillendirmiştir. Tezin ana teması Türkiye'nin ve Rusya'nın kamu diplomasisi faaliyetlerinin incelenmesi ve karşılaştırmalı olarak analizidir.
Öncelikle her iki ülkenin genel dış politika görünümü ele alınmıştır. Türkiye ve Rusya’nın kamu diplomasisi faaliyetlerindeki temel aktörler ve kurumlar analiz edilmiştir. Daha sonra her iki ülkenin dış politikasında Orta Asya bölgesinin nasıl bir yeri olduğu, bölge ülkeleriyle ilişkilerinin temel dinamikleri çözümlenmiştir. Son olarak Soğuk Savaş'ın ardından kamu diplomasisi perspektifinden Türkiye'nin ve Rusya'nın Orta Asya ülkelerinde ne gibi faaliyetler yürüttüğü incelenmiştir. Kamu diplomasisi yürüten temel aktör ve kurumların buradaki varlığına değinilmiş ve bu ülkelerin Orta Asya özelinde ihdas edilmiş uluslararası kuruluşlarına değinilmiştir. Bu incelemeler sonucunda Türkiye'nin, bölgenin en önemli aktörlerinden Rusya ile karşılaştırılması yapılmıştır. Türkiye'nin bölgede kamu diplomasisi faaliyetlerinin imkânları ve sınırları, avantajları ve dezavantajları bu karşılaştırma çerçevesinde ortaya koyulmuştur.
0 yorum:
Yorum Gönder