ÖZ
XI. ve XII. asırlarda Anadolu’da yazılan eserlerin çoğu tabiat bilimlerine ve felsefeye dair iken XIII. asrın ilk çeyreğinden itibaren Anadolu’da telif edilen eserlerin büyük çoğunluğu Tasavvufi –Dini, Edebi ve tıbba dair eserlerdir. Bu değişimin sebepleri ise; Moğol istilası önünden kaçarak Anadolu’ya gelen çok sayıda mutassavıf ve dervişlerin buradaki faaliyetleri sonucunda devrin fikri yapısın etkilemeye başlamışlardır. Bunun yanında Sultanların ilimi teşvik etmeleri ve ilim adamlarını himaye etmeleri birçok âlimin ilgisini Anadolu’ya celbetmiştir. Selçuklular döneminde tasavvufi hayat oldukça canlı ve hareketli bir mahiyet arz etmekteydi. Dönemin tasavvufi çevrelerinde fikri hareketlilikler, deruni terennümler farklı düşünce akımları ve yeni tasavvufi fırkalar vücuda gelmekteydi. Tarikat şeyhleri müritlerinin kabiliyetleri istikametinde gelişmesine, yeni açılımlar kazanmalarına imkân hazırlamaktaydı. Taklit geleneğinden çok tahkik boyutu ön plana çıkarılmakta, müritlerin kendi deneyimlerini ortaya koymalarına ışık tutulmaktaydı.
0 yorum:
Yorum Gönder