ÖZ
İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra Japonya’nın ABD tarafından işgal edilmesinin, Japon endüstri ilişkileri sisteminin gelişiminde önemi büyüktür; nitekim savaş sonrası ABD kendi endüstri ilişkileri sistemine benzer bir sistemin Japonya’da uygulanmasına öncülük etmiştir. Japon endüstri ilişkileri sisteminin demokratikleşmesi adına atılan ilk adım ise sendikalara yönelik daha önceki baskıların kaldırılması olmuştur. Öyle ki, ABD’deki Wagner Kanunu’ndan etkilenen Japonya, Aralık 1945’te ilk “Sendikalar Kanunu” kabul etmiş; ardından iş uyuşmazlıklarının işçi, işveren ve devlet temsilcilerinden oluşan İşgücü Komisyonları tarafından, arabuluculuk, uzlaştırma ve tahkim yoluyla çözümlenmesini sağlamak amacıyla da 1946’da “Çalışma İlişkilerini Düzenleme Kanunu” çıkarmıştır. Japonya, bir taraftan daha demokratik çalışma yaşamını oluşturmak, diğer taraftan sendikaların faaliyetlerini anayasal güvence altına alınmasını sağlamak amacıyla 1947’de “Çalışma Standartları Kanunu”nu kabul etmiştir. Böylece Anayasa’nın 27. maddesi ile herkese çalışma hakkı, 28. maddesi ile işçilere örgütlenme, toplu pazarlık ve grev hakkı tanınmasıyla; Japonya’da işçilere ABD’den daha ileri haklar sağlanmış oldu.
0 yorum:
Yorum Gönder