ÖZ
Toplumsal yardım ve güvenlik, sosyal yaşamın önemli unsurlarından birisidir. Dünyada uzun yıllar devam eden savaşlar, büyük nüfus kayıplarının yaşanmasına neden olmuştur. Bu bağlamda toplumu oluşturan bireylerin yaşamsal ihtiyaçları iaşe, sağlık, eğitim ve güvenlik gibi önemli toplumsal beklentiler yeterince karşılanamamıştır. Sosyal yardım konusunda bir kurumsallaşmanın olmadığı dönemlerde halkın ihtiyaçları daha çok geleneksel yollarla karşılanmaya çalışılmıştır. Ancak 19. Yüzyılın ortalarından itibaren sanayi devriminin beraberinde getirdiği sosyal şartlar, geleneksel yardım anlayışının sosyal devlet sistemi içerisinde dernek ve cemiyetler vasıtasıyla ele alınmasına yol açmıştır. Modernleşmenin hız kazandığı Tanzimat döneminde kurulmaya başlanan cemiyet ve dernekler, Meşrutiyet döneminde daha da artış göstermiş, toplumsal yaşamın ayrılmaz bir parçasını oluşturmuştur. Hiçbir yasal sınırlama tanımaksızın, kendiliğinden kurulan bu cemiyetler ancak 1909’da Cemiyetler Kanunu ile meşruiyet kazanmıştır. Aynı yıl içerisinde cemiyet kurma hakkı, Kanun-ı Esasi’de yapılan bir değişiklikle anayasal güvence altına alınmıştır. Bu dönemde hayır ve yardım amaçlı kurulan cemiyetlerden birisi de Osmanlı Donanma Cemiyeti’dir. 19 Temmuz 1909’da İstanbul’da gönüllü Müslüman ve Gayrimüslim halkın girişimleriyle kurulan Cemiyet, yapmış olduğu faaliyetlerle kısa süre içerisinde adını duyurmuş ve yasal bir statüye kavuşmuştur. Bu çalışmada Donanma Cemiyeti’nin gelir kaynakları ve yardım toplama usulleri, başta A.Ü. TİTE Arşiv belgeleri olmak üzere araştırma eserleri ve basın çerçevesinde incelenerek değerlendirilmiştir.
0 yorum:
Yorum Gönder