ÖZ
Bankacılık sektörünün piyasalara sunduğu krediler ile üretimin artması, yeni yatırımların gerçekleşmesi ve sermaye birikimine katkı sağlaması gibi süreçler neticesinde kredilerin ülkelerin ekonomik büyümelerine yaptığı ya da yapması gereken katkılar literatürde birçok çalışmaya konu olmaktadır. Bu çalışmanın amacı, literatürde sıklıkla raporlanan bir bulgu olmasına rağmen oldukça az çalışılan, krediler ve büyüme arasındaki çift yönlü nedensellik ilişkisini, büyümenin krediler üzerine etkisi açısından ele almaktır. Çalışmada Georgy-Hansen yapısal kırılmalı eşbütünleşme modeli kullanılmıştır. 2006-2019 dönemi için gerçekleştirilen analizde toplam kredi hacmi, ticari krediler, küçük esnaf kredileri ve bu serilere ilişkin yabancı para cinsinden değerler bağımlı değişkenler olarak belirlenmiştir. Bağımsız değişkenler ise EUR ve USD kurları, GSYİH ve GSYİH logaritmik değişim değişkenleridir. Yapısal kırılmalara göre bölümlere ayırılmış araştırma bulgularına göre, pozitif yönlü büyümenin bulunduğu piyasa ortamında, banka kredileri kullanımı artış eğilimi göstermektedir. Öte yandan büyümenin negatif olduğu, daralma veya kriz dönemlerinde, yabancı para cinsinden alınan ticari kredilerin olumsuz etki yarattığı gözlemlenmiştir. Bu bulgular ışığında Türkiye’de ticari işletmelerin yabancı para cinsinden kullandıkları kredilerde aşırı risk iştahı sergiledikleri ve bunun sonucunda risklere karşı aşırı duyarlı hale gelerek döviz kuru oynaklığının arttığı dönemlerde büyümeyi frenledikleri sonucuna ulaşılmaktadır.
0 yorum:
Yorum Gönder