ÖZ
Bu çalışmada, ilk olarak, ham ve ısıtılmış formlardaki ticari bir vermikülit numunesi farklı deneysel yöntemler kullanılarak tanımlanmış ve ham numunenin baskın olarak karışık tabakalı mika-vermikülit ile vermikülit fazlarını içerdiği, ısıtılmış numunenin ise 900°C’de gerçekleştirilen ısıtma işlemi nedeniyle, mika benzeri dehidrate tabakalardan oluştuğu bulunmuştur. Daha sonra, ham ve ısıtılmış numuneler, 20°C ve 90°C’deki, 1, 2, 4 ve 8 N derişimlere sahip sulu sülfürik asit çözeltilerinde 60 dakika süreyle liç edilmiş ve liç sonrasında numunelerin fiziksel, kimyasal ve ısıl özelliklerinde meydana gelen değişimler, XRD, TG/DTA, FT-IR analizleri, kimyasal analizler ve yüzey alanı ölçümleriyle ortaya konulmuştur.
XRD analizleri, ham numune içindeki vermikülit yapısının 90°C’deki 2 N H2SO4 çözeltisinde, karışık tabakalı kil yapısının da 90°C’deki 4 N H2SO4 çözeltisinde gerçekleştirilen liç işlemleri sonrasında tamamen yıkıldığını göstermiştir. Ham ve ısıtılmış numuneler içerisinde düşük miktarlarda bulunan mikaya ait bazal pik ise 90°C’deki 8 N H2SO4 çözeltisinde yapılan liç işlemi sonrasında bile XRD desenlerinde gözlenebilmektedir. Her iki numune içindeki baskın kil yapılarının yıkılması sonucunda gerçekleşen sulu amorf silika oluşumu, XRD analizlerinin yanında FT-IR ve TG/DTA analizleri ile de gözlenmiştir. En yüksek yüzey alanı değerlerine her iki numune için de 90°C’deki 4 N H2SO4 çözeltisinde gerçekleştirilen liç işlemi sonrasında ulaşılmakta, ham numunenin 3,3 m2 /g olan yüzey alanı değeri, yaklaşık 150 katlık artışla 494,6 m2 /g değerine ve ısıtılmış numunenin 14,0 m2 /g olan yüzey alanı değeri de yaklaşık 24 katlık artışla 335,2 m2 /g değerine yükselmektedir. Gerçekleştirilen tüm deneyler ve yapılan analizler, mika benzeri dehidrate olmuş tabakaları içeren ısıtılmış numunenin, çalışılan tüm deneysel koşullarda ham numuneye kıyasla sülfürik asit liçine daha dirençli olduğunu işaret etmektedir.
Bu çalışmada, ayrıca, liç işlemleri sonrasında ısıtılmış numunenin bazı manyetik özelliklerinde oluşan değişimler de incelenmiş ve her iki numunenin liç edilmesi sonucunda elde edilen bazı katıların, potansiyel olarak yağ ağartma işleminde kullanılabileceği de görülmüştür.
0 yorum:
Yorum Gönder